Mezmurlar 146:4
O son soluğunu verince toprağa döner,O gün tasarıları da biter.
O son soluğunu verince toprağa döner,O gün tasarıları da biter.
Bu ayetler, anlam ve bağlama dayalı AI destekli anlamsal benzerlik ile bulunur. Sonuçlar zaman zaman beklenmedik bağlantılar içerebilir.
14Eğer niyet eder deRuhunu ve soluğunu geri çekerse,
15Bütün insanlık bir anda yok olur,İnsan yine toprağa döner.
4İnsan bir soluğu andırır,Günleri geçici bir gölge gibidir.
7Toprak geldiği yere dönmeden,Ruh onu veren Tanrıya dönmeden,Seni yaratanı anımsa.
29Yüzünü gizleyince dehşete kapılırlar,Soluklarını kesince ölüp toprak olurlar.
10İnsan ise ölüp yok olur,Son soluğunu verir ve her şey biter.
11Suyu akıp giden gölYa da kuruyan ırmak nasıl çöle dönerse,
12İnsan da öyle, yatar, bir daha kalkmaz,Gökler yok oluncaya dek uyanmaz,Uyandırılmaz.
19Çünkü insanların başına gelen hayvanların da başına geliyor. Aynı sonu paylaşıyorlar. Biri nasıl ölüyorsa, öbürü de öyle ölüyor. Hepsi aynı soluğu taşıyor. İnsanın hayvandan üstünlüğü yoktur. Çünkü her şey boş.
20İkisi de aynı yere gidiyor; topraktan gelmiş, toprağa dönüyor.
22Ölümlü insana güvenmekten vazgeçin.Onun ne değeri var ki?
3Önderlere,Sizi kurtaramayacak insanlara güvenmeyin.
2Çiçek gibi açıp solar,Gölge gibi gelip geçer.
15İnsana gelince, ota benzer ömrü,Kır çiçeği gibi serpilir;
16Rüzgar üzerine esince yok olur gider,Bulunduğu yer onu tanımaz.
9Bir bulutun dağılıp gitmesi gibi,Ölüler diyarına inen bir daha çıkmaz.
10Bir daha evine dönmez,Bulunduğu yer artık onu tanımaz.
12Bütün gösterişine karşın geçicidir insan,Ölüp giden hayvanlar gibi.
17Çünkü ölünce hiçbir şey götüremez,Görkemi onunla mezara gitmez.
3İnsanı toprağa döndürürsün,"Ey insanoğulları, toprağa dönün!" diyerek.
1"Yaşama gücüm tükendi, günlerim kısaldı,Mezar gözlüyor beni.
20Ömürleri sabahtan akşama varmaz,Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.
21İçlerindeki çadır ipleri çekilince,Bilgelikten yoksun olarak ölüp giderler.'
47Anımsa ömrümün ne çabuk geçtiğini,Ne boş yaratmışsın insanoğlunu!
48Var mı yaşayıp da ölümü görmeyen,Ölüler diyarının pençesinden canını kurtaran?
29Zengin olmayacak, serveti tükenecek,Malları ülkeye yayılmayacaktır.
30Karanlıktan kaçamayacak,Filizlerini alev kurutacak,Tanrının ağzından çıkan solukla yok olacaktır.
17Ülkede anısı yok olacak,Adı dünyadan silinecek.
11Günlerim geçti, tasarılarım,Dileklerim suya düştü.
22Canı çukura,Hayatı ölüm meleklerine yaklaşır.
19Atalarının kuşağına katılacak,Onlar ki asla ışık yüzü görmeyecekler.
9Tanrının soluğuyla yok oluyor,Öfkesinin rüzgarıyla tükeniyorlar.
5Yalnız bir karış ömür verdin bana,Hiç kalır hayatım senin önünde.Her insan bir soluktur sadece,En güçlü çağında bile.
6"Bir gölge gibi dolaşır insan,Boş yere çırpınır,Mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden.
5Ne mutlu yardımcısı Yakupun Tanrısı olan insana,Umudu Tanrısı RABde olana!
7Sonsuza dek yok olacak, kendi pisliği gibi;Onu görmüş olanlar, 'Nerede o?' diyecekler.
14Hepimizin öleceği kesin, toprağa dökülüp yeniden toplanamayan su gibiyiz. Ama Tanrı can almaz; sürgüne gönderilen kişi kendisinden uzak kalmasın diye çözüm yolları düşünür.
6Sabah filizlenir, büyür,Akşam solar, kurur.
15Annesinin rahminden çıplak çıkar insan.Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider,Emeğinden hiçbir şey götürmez elinde.
16Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan.Bu da acı bir kötülüktür.Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?
5Madem insanın günleri belirlenmiş,Aylarının sayısı saptanmış,Sınır koymuşsun, öteye geçemez;
6Gözünü ondan ayır da,Çalışma saatini dolduran gündelikçi gibi rahat etsin.
7RABbin soluğu esince üzerlerine,Ot kurur, çiçek solar.Gerçekten de halk ottan farksızdır.
10Kuşkusuz herkes biliyor bilgelerin öldüğünü,Aptallarla budalaların yok olduğunu.Mallarını başkalarına bırakıyorlar.
19Zengin olarak yatar, ama bu öyle sürmez,Gözlerini açtığında hepsi yok olup gitmiştir.
11Güneş yakıcı sıcağıyla doğar ve otu kurutur. Otun çiçeği düşer, görünüşünün güzelliği yok olur. Zengin de bunun gibi kendi uğraşları içinde kaybolup gidecektir.
26Toprakta birlikte yatarlar,Üzerlerini kurt kaplar.
4Çünkü düşük çocuk boş yere doğuyor, karanlık içinde geçip gidiyor, adı karanlığa gömülüyor.
12Henüz yeşilken, kesilmeden,Otlardan önce kururlar.